ABD’nin IŞİD’e Karşı Planı
Amerika Birleşik Devletleri, Irak Şam İslam Devletine (IŞİD’e) karşı NATO ülkelerinden bir mücadele ittifakı (“koalisyonu”) kurmaya çalışıyor. ABD planına göre Irakta Şiîleri ve Kürtleri silahlandırarak ve kendi kuvvetleri IŞİD’i havadan bombalayarak bu devleti güya yıkacaklar.
ABD’nin planı IŞİD’i yıkamaz. IŞİD’i örgüt olarak yok etse dahi daha büyüğünün doğmasına sebep olur.
ABD’nin planı, Müslüman dünyayı (dolayısı ile çevre ülke toplumlarını) bölen mezhep çatlağını derinleştirir. Kürtlerle bir kısım Arapların arasını daha da açar. Ve Türkiye Cumhuriyeti ile IŞİD arasında savaş başlatabilir. Bu, Türkiye’de iç savaş demektir.
ABD ve NATO müttefikleri isteseler ve akılları olsa IŞİDi ve el Kaideyi ve benzer bütün örgütlerin varlık gerekçelerini ortadan kaldırabilir. Yapacakları birkaç basit iş. Biri, İsrail Devletini Filistin Yönetiminin bütün taleplerini kabul etmeye mecbur ederek Filistin Devletinin kurulmasını engellemekten vazgeçmek. İkincisi Kabul’deki rejimi desteklemekten vazgeçmek, NATO kuvvetlerini Afganistan’dan çekmek.
Ve bölgemizde ülkelerin iç işlerine karışmamak.
ABD’yi ve NATO devletlerini oraya buraya müdahalelerinden ancak o ülkelerin halkı sivil eylemleriyle vazgeçirebilir. İngiltere’de NATO zirvesinin yapıldığı kentte NATO ve savaş aleyhtarı nümayiş yapan İngilizler gibi.
IŞİD’i ve el Kaideyi ve benzer örgütlerin ne Afganlılara ne de Filistinlilere yararı olmaktadır. Kimlik siyaseti yapan, gerçekten adil bir toplum tasarımı olmayan bu örgütler zulme karşı mücadele edemez. Bilakis kendileri zulmetmekte ve ABD’nin ve müttefiki olan devletlerin zulmüne yeni gerekçeler sunmaktadır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD’nin IŞİD’e karşı ittifak kurmak planına itiraz etmesi yerindedir, ama maalesef gerekçesi yanlıştır. Basın haberlerine göre Kürtlere (PKK’ye) silah vermenin Türkiye’de çözüm sürecini zora sokacağını öne sürmüş.
PKK Türkiye’de cephe savaşı yapmadı (Allah korusun!); gerilla savaşı yaptı. Gerilla savaşı yıpratma savaşıdır; taşınabilir hafif silahlarla yapılır. IŞİD’e karşı savaş cephe savaşıdır. Uzun menzilli silahlar ister.
PKK’nin elinde silah envanterinin büyümesi çözüm sürecini etkiler mi? Silah ve savaş tehdidiyle kalıcı çözüm sağlanamayacağı açıktır. Onun için demokratik çözüm taraftarlarının sivil mücadelesi önemlidir. Müzakere üzerinde savaş ve silah tehdidini bertaraf etmenin yolu budur.
Ümidimiz hükumetin demokratik çözümün faziletine, faydasına inanarak müzakere etmesi; tarafların süreci kimsede yenilmişlik veya mağduriyet duygusu bırakmayacak uzlaşmalarla sonlandırmasıdır.
Ve ümidimiz hükumetin Libya’da ve Suriye’de yaptığı feci hatalardan ders çıkararak bölgede insicamlı, şeffaf ve sulhperver bir politikaya dönmesidir. Yurttaş olarak bize düşen bu yönde baskı yapmaktır.
—
* Öne çıkan görsel şuradan alıntıdır: http://www.aljazeera.com.tr/haber/isidin-haritasi