Ülker İşçileri 110 Gündür Direnişte
Sendika değiştirdikleri için işten çıkarılan Ülker işçileri 110 gündür direnişlerini sürdürüyor. İlk kez 28 Ekim 2014 günü fabrika önünde çadırlarını kurduklarında ziyaret ettiğimiz abileri her gidişimizde biraz daha yakından tanıdık. Farklı kimliklerden, hassasiyetlerden, çevrelerden gelip 110 gündür nasıl bir arada durabildiklerine; aralarındaki hukukun nasıl tesis edildiğine şahit olduk. Abiler vazgeçmeyip, pes etmedikçe fabrika içindeki çalışma koşullarının iyileştiğini, vardiya çıkışlarında arkadaşlarına seslenişlerini; onların bu karşılaşmalardan neler öğrendiklerini; hak ve adalet mücadelesinin nasıl inşa edildiğini hem onlar anlattıkça hem de çadırda vakit geçirdikçe görmüş olduk. Eşlerini, annelerini, çocuklarını, ailelerini; onların da hikayelerini dinleme fırsatı bulduğumuz abilerden 110 gün boyunca çok şey öğrendik; öğrenmeye de devam ediyoruz.
110 gündür direnişleri devam eden Ülker işçilerine destek için Boğaziçi Mektep, Menar Öğrenci Grubu, Şihab Cemiyeti, Antikapitalist Müslümanlar, İnsan Öğrenciler, Emek ve Adalet Platformu olarak Topkapı-PTT’den fabrika önündeki direniş çadırına yürüyüş gerçekleştirdik. Yürüyüş esnasında “Ülker işçisi yalnız değildir”, “Mülk Allah’ın, emek işçinin, kahrolsun küresel kapitalizm”, “Satılmış sendika istemiyoruz”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları atıldı.
Fabrikanın önüne gelindiğinde ilk olarak işten çıkarılan işçilerden Murat Topal ilk günden bugüne onları yalnız bırakmayan ve desteklerini sunan tüm gruplara, kuruluşlara teşekkür ederek; içerideki şartların iyileşmesi için 110 gündür direndiklerini ancak içerideki arkadaşlarından herhangi bir destek alamadıklarını; onların gelip burada bir kamuoyu oluşturamadılarını ifade etti.
Antikapitalist Müslümanlar’dan Ümmügülsüm Altıparmak sendika değiştirdikleri için işten çıkarılan Ülker işçilerinin rızık düşmanlarına inat 110 gündür direnişlerini sürdürdüğünü ve rızık mücadelesinin inançlarımızdan, kimliklerimizden, bizi biz yapan değerlerden vazgeçmeden mümkün olduğunu Ülker direnişinden öğrendiklerini dile getirdi.
Menar grubundan Huzeyfe Akkoyun “zulüm sözde İslamcı bir camiadan geldiği zaman nasıl yalnız kalabileceğimizi öğrendik” dedi.
Şihab adına söz alan Merve Baykal ise Ülker’in sponsorluğunu yaptığı Şehir Üniversitesi’nde öğrenci olduklarını ve okuldaki özgürlükçü söylemin menfaatler devreye girdiğinde nasıl boşa çıkarıldığını gördüklerini ifade etti.
Aynı akşam Ülker işçileri ziyarete gelmiş olan HDP’den aday adayı Nilgün Ongan ise “Sayıca kalabalık olmanın yanı sıra kararlılığın, dayanışmanın ne kadar önemli olduğunu gördük. İçerideki iş güvencesinin buradaki arkadaşlar sayesinde sağlandığını biliyoruz. İnsanların farklı kimlikleriyle bir arada, omuz omuza dayanışma içinde emek eksenli birliğin nasıl kurabileceklerini gösterdi” dedi.
Gıda-İş Temsilcisi İbrahim Kızılyer ise 17 Şubat Salı günü; Ülker’in United Biscuits’deki Gıda-İş Sendikası ve Belçika-Godiva’da örgütlü sendikaların da aralarında bulunduğu uluslararası sendikaların çadıra ziyarete geleceğinin duyurusunu yaptı.