TEXiM’de Kazanım
Sendikalaşan TEXiM işçilerinin, sorumlu oldukları makina sayısını 4`ten 6`ya çıkararak iş yüklerini artıran yönetime karşı, yaklaşık 3 ay (89 gün) sürdürdükleri direniş mücadelelerinde geçtiğimiz hafta sendika yönetimi ile patron arasında yapılan protokolle çadır süreci sona erdi.
Ramazan ortasında işsiz kalan işçiler Ramazan Bayramı`nın ardından Kurban Bayramı`nı da işsiz geçirseler de işçilerden 19’u bayram sonrası işlerine geri dönerlerken, geri kalan 17 kişi anayasal hakları olan kıdem ve ihbar tazminatları ile 10 aylık maaş tutarında bir miktarı geçtiğimiz cumartesi Türkiye Tekstil, Örme ve Giyim Sanayii İşçileri Sendikası`nda (TEKSiF) yapılan bir toplantıyla teslim aldılar ve geri dönmediler. İşlerine dönen işçilerse 1 aylık maaşlarını alarak içeri girdiler. İşveren -yine anayasal bir hak olan- sendikanın fabrika içindeki varlığını meşru gördüğünün ve bunu işçilere duyuracağının sözünü verdi, böylece bir anlaşma imzalandı. Eğer beklenmedik gelişmeler yaşanmazsa, önümüzdeki süreçte sendika fabrika içinde yetki alarak toplu iş sözleşmesine gidecek. Yani bundan sonraki günler de en az çadır süreci kadar mühim geçecek.
Uzun süredir emek cephesinde bu tip bir kazanım yaşanmıyordu; 3 aylık çok somut ve zorlu bir direniş sürecinin ardından işçiler işe dönmekle kalmadılar, dışarıda kalanların çoğunluğu da bu durumu gönüllü olarak tercih etmiş oldular ve çalıştıkları süreye oranla oldukça iyi denebilecek bir miktarda tazminat aldılar. Dolayısıyla son zamanlarda gerçekleşen ciddi bir kazanım olarak gördüğümüz bu süreci yakından takip ettik ve destek olmaya çalıştık. Son durumdan sizleri de haberdar etmek istedik.
36 işçi çadırda direnirken, bunun baskısıyla ve sendikal direnişi kırmak adına fabrikada maaşlara yapılan zamların adaletsizce olmasının meydana getirdiği hoşnutsuzluk başta olmak üzere, iş yükünün halen fazla olması gibi bazı ciddi sorunlar olsa da bunların iyi bir toplu sözleşme ile aşılması mümkün. İşçiler için bitmiş bir şey yok, zaten bu sürecin 3 aydan da çok evvelinin var olduğu biliniyor.
Bu tip süreçlerde sendikal mücadelenin de ötesinde, mücadeleci bir sendikanın gerekliliği ve önemini tekrar kavradık. Uluslararası baskının kıymetini ve moral desteğin yerini bir kez daha gördük.
Kendilerini ziyaret eden tüm yerel ve uluslarası şahıslar ve kurumlarla beraber İhsan Eliaçık, Mehmet Bekaroğlu ve Zeki Kılıçaslan ile Emek ve Adalet Platformu gönüllülerine selam ve teşekkürlerini ilettiler işçi abilerimiz, kardeşlerimiz. Bütün işçi arkadaşlarımızı ve Türkiye emek tarihine geçtiğine inandığımız kermesleri beraber organize ettiğimiz işçi ailelerini tebrik ediyoruz, bizlere öğrettikleri dersler ve kazandırdıkları deneyimler için asıl biz onlara çok teşekkür ederiz.
Süreci incelemek isteyenler buradaki bağlantıya göz atabilirler.
http://www.emekveadalet.org/tag/texim/
Bu da IndustriALL’un yaptığı belgesel, kısmen İngilizce. Çok yakında altyazı ile sitemizde göreceksiniz: