Marmarapark AVM inşaatında ölen işçiler anıldı: “Elimiz, nefesimiz, sözümüz yakanızda”
Esenyurt’ta Marmarapark AVM inşaatında çalışırken çadırda yanarak ölen 11 işçi ve geride bıraktıkları aileler, Ekim 2012’de Marmarapark AVM’nin şatafatlı açılış töreniyle unutturulmaya çalışıldı. Bir sene önce bu yangının ne ilk ne de son olduğunun, bu meselenin on bir işçinin vefatından, ailelerini geride bırakmış olmalarından ibaret olmadığının notunu almıştık;
Taşeron firma mı, asıl firma mı, hissedarların ihaleyi verdiği inşaat şirketi mi sorumlu derken, davalar açılmış, Vicdan ve Adalet Nöbeti sürüyor. Allah unutturmayanlardan, meselenin peşini bırakmayanlardan razı olsun. Takip etmek isteyenler için:
Ayrıca “İnşaat İşçileri Derneği”‘nin barınma raporunu indirmek için buraya tıklayınız.
Ailelerin bu yangının birinci yıl dönümü vesilesiyle yayınladıkları bülteni sizlerle paylaşıyoruz:
Marmara Park AVM Çadır Yangınında Yaşamını Yitiren İşçilerin Aileleri Kaybettiklerini Andı
11 Mart 2012’de Esenyurt’ta Marmara Park AVM inşaatında çalışan işçilere barınmak için kullandırılan çadırlarda meydana gelen yangında 11 işçi yanarak hayatını kaybetmişti. Vahim olayın üzerinden 1 yıl geçti. 18 Ekim 2012’de Marmara Park AVM açıldı; yangında yaşamını yitiren işçiler açılış kutlamaları, kampanyalar, reklamlar sonrasında unutuldu. AVM’nin açılışını protesto eden aileler, yangının 1. yıldönümünde de unutturmamak, kaybettiklerini anmak, adalet arayışlarından vazgeçmediklerini dile getirmek için aynı yerdeydiler. Marmara Park AVM önünde yaptıkları basın açıklaması sonrasında işçilerin hayatını kaybettikleri çadırların bulunduğu alana yürüyerek karanfil bıraktılar.
1 Yıl Önce, Bu Saltanatın İnşasında 11 İşçi Yanarak Hayatını Kaybetti
“1 Yıl Önce, Bu Saltanatın İnşasında 11 İşçi Yanarak Hayatını Kaybetti” ve “Esenyurt’u Unutmadık, Unutturmayacağız” pankartları arkasında bir araya gelen aileler ve destek verenler “İş Kazası Değil, Cinayet”, “Sorumlular Belli, Adalet İstiyoruz”, “Esenyurt’u Unutmadık, Unutturmayacağız” sloganlarını attı. Aileler adına basın açıklamasını işçilerden Barış Kıyak’ın kardeşi Damla Kıyak okudu.
“Elimiz, nefesimiz, sözümüz yakanızda”
“Bugün bu yıkılasıca AVM önünde bir araya geldik. Çünkü acımız bu kadar tazeyken ve bu yapıyı inşa edenler sanık olarak mahkeme huzurunda yargılanırken, hiçbir şey olmamış gibi, hiç sorumlulukları yokmuş gibi davranılması canımızı acıtıyor,” diyen Kıyak, bilirkişi raporları, “ihmal ve denetimsizliği gözler önüne serdiği halde” sanıkların ifadelerinde sorumluluğu birbirinin üzerine attığını belirtti. Yangının meydana gelmesinde işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerini almayan, denetlemeyen bütün işverenler ve kurumların birinci derecede sorumlu olduğunu aktardı.
Kıyak, “Elimizin de, nefesimizin de, sözümüzün de, yetkililerin; ECE firmasından Marmara Park AŞ’ye, Kayı İnşaat’tan İş Bankası GYO’ya ve diğer destekçi sermaye kuruluşlarının yakasında, ensesinde olduğunu bilsinler, duysunlar. Yapanın yanına kâr kalmayacak. Bütün sorumlular yargılanacak,” dedi.
“Her yerde lanetimizi yaşayacaksınız”
Kıyak, 1 Mart 2013’te 5’inci duruşmanın görüldüğünü; yapı denetim şirketi sahiplerinin ve yetkililerin Yapı Denetim Kanunu’nun hükümlerinden habersiz olduğunu, sözleşmelerde adı geçenlerin görevlerinin farkında olmadığını, inşaatın sigorta poliçe bilgilerinin ailelerden saklandığını belirtti. Çadır yangınının meydana geldiği alan için “Orası inşaat alanına dâhil sayılmaz” diyerek sorumluluktan kurtulmaya çalışıldığını hatırlatarak, “Her yeri ışıltılı, alışveriş edenleri mutlu ve sanki cennetteymiş gibi göstererek, bu kanı da, öfkemizi de silemeyeceksiniz. Davamızın her duruşmasında, diğer ailelerle her ayın ilk pazarı tuttuğumuz Vicdan ve Adalet Nöbeti’nde, her yıldönümünde, her yerde lanetimizi yaşayacaksınız. Bu gerçekten kaçamayacaksınız,” dedi. Kıyak, duruşmalara ve her ayın ilk pazar günü 13.00’te Galatasaray Meydanı’nda gerçekleştirilen Vicdan ve Adalet Nöbeti’ne davet ederek basın açıklamasını sonlandırdı.
Basın açıklamasının ardından çadır yangınının meydana geldiği alana yürüyen aileler, yangında hayatını kaybeden yakınlarının fotoğraflarının önünde saygı duruşunda bulunarak karanfil bıraktı; “tüm sorumlular yargılanana dek mücadele edeceklerini” yineleyerek eylemlerini sonlandırdılar.