Mahalleler Birliği Bienal’de!
İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenlenen 15. İstanbul Bienali geçtiğimiz günlerde başladı. Temasının iyi bir komşu olarak belirlendiği bienalin kamusal programını sanatçı Zeyno Pekünlü koordine ediyor. Program komşu kavramının akla ilk gelen anlamlarını aşarak ona farklı boyutlar katmayı, komşuyu yeniden
Çok sayıda mahalle sakini ve bienal ziyaretçisinin katıldığı programda Mahalleler Birliği’nin tarihçesi, devam eden mücadele pratiği, sınırları ve imkânları konuşuldu. Panelin moderatörlüğünü Mahalleler Birliği destek grubundan 1umut gönüllüsü arkadaşımız Emre Kovankaya üstlendi. 2000’lerin başından beri İstanbul’un çeşitli mahallelerinde yaşam alanları için mücadele etmeye başlayan dernek ve kooperatiflerin zamanla artarak, nihayetinde aralarına Kocaeli’den, İzmir’den, Eskişehir’den de mahallelerin katılmasıyla oluşturdukları Mahalleler Birliği’nin tanıtımını yaparak, Mahalleler Birliği üyesi dernek ve kooperatiflerin aktif oldukları mahalleleri harita üzerinden sırasıyla tanıttı.
Programın devamında Mekanda Adalet ekibinin hazırladığı, içerisinde mahall
Video gösteriminin ardından panel programı aktif olarak mücadelesini sürdüren yaklaşık 20 mahallelinin yaşadıkları süreci anlatmasıyla devam etti. Günümüz metropol yaşamında unutulan, hatıralarda kalan komşuluk ilişkilerini hala canlı tuttuklarını söyleyen Derbent Mahallesi Kooperatifi’nden Dilek Durmaz yaşam alanlarını koruma mücadelesini yaklaşık 40 yıldır sürdürdüklerini söyledi. Cenaze, bayram, düğün günlerinde birbirlerini yalnız bırakmayan mahallelinin yıkılması düşünülen evlerini yıktırmamak için nasıl direndiklerini anlattı. Rumelihisarı Mahallesi’nden Hikmet Kaya ise 2014’te 2981 sayılı İmar Affı Kanunu’nun kaldırılacağının duyulmasıyla harekete geçtikleri dönemden bahsetti. Mahmut Şevket Paşa Mahallesi’nden Umut, komşuluğun yoksul olmaktan kaynaklı zorunlu bir ilişkiyi barındırdığını söyleyerek bunun bir ihtiyaçtan doğduğunu ifade etti.
Muhafazakar bir çevrede oturduğunu söyleyen Bağcılar’dan Türkan Yıldırım’ın yaşadıkları ise diğerlerinden daha farklı bir süreç. Evlerinin yıkım ihtimali karşısında komşularını birlik olmaya davet eden Türkan ablanın yanında arkadaşı Ayfer’den başka kimse kalmamış. 4 yıl boyunca iki kadın olarak mücadele ettiklerini, sonuç olarak evinin yıkıldığını ve taşındığını söyledi: Kendi komşularımdan ihanet gördüm ama çok daha büyük bir ailem oldu: Mahalleler Birliği. İslami kesimin içinden geliyorum. İslam’da öldüğün zaman yedi adım sonra komşu hakkı sorulur. Benim binamda yaşayan insanların çoğu bu şekilde yaşarken bunu hiçe saydılar. Albayraklar Sitesi’nden Cemal ise 2 buçuk yıl önce Bakanlar Kurulu kararıyla kentsel dönüşüme tabi tutulduklarını; projenin önceleri çok iyi pazarlandığını ancak işin gerçek yüzünün ne olduğunu sonradan fark ettiklerini anlatarak sürecin dikkat istediğini hatırlattı. Şişecam ve Tekel fabrikasında çalışanların kurduğu bir mahalle olan Beykoz/Çiğdem Mahallesi’nden Hasan Başkaya mahalle kültürünün hala yaşadığını, komşuluğun devam ettiğini söyleyerek anılarını aktardı.
Programın devamında inşaat sektörünün baskın olduğu bağlamda artık mahallelinin gündelik hayatına giren resmi/gayri resmi teknik/popüler kavramların açıklamalarının yer aldığı ve bir sözlük olarak organize edilmiş Mahalle Sözlüğü’nün tanıtımı yapıldı. Bir Umut Derneği gönüllülerinden Gizem Kıygı, sözlüğün içeriği hakkında bilgi verdi. Mahmut Şevket Paşa Mahallesi’nden Umut ise mücadele sürecinin çok yoğun ve uzun olmasından dolayı bir sözlük ihtiyacının doğduğunu aktardı. Bir Umut gönüllüsü arkadaşımız Ammar Sezgin ise sözlüğün kapak kısımlarının görüntülerini dinleyicilerle paylaşarak sözlüğün tasarım macerasını anlattı.