“Kendimizi Yok Ettirmeyeceğiz”
Bağlar Kadın Semt Pazarı emekçileri dün gece nöbetteydi.
Diyarbakır Bağlar’da Bağcılar bölgesi kadın pazarcılar için pilot bölge olarak belirlenmesine rağmen bu bölgede bir yıl önce kadınların iradesi hiçe sayılarak bir erkek pazarı kurulmuştu. Kurulan erkek pazarıyla birlikte işleri zorlaşan ve ayakta kalmaya çalışan kadın pazarcılar bölgede ikinci bir erkek pazarı kurulacağı haberleri üzerine, dün gece kurulacağı söylenen pazar meydanında nöbet tuttular. Kadınlar bu pazarın kurulmasına ne olursa olsun engel olacaklarını kararlı bir şekilde ifade ettiler.
Kadınlar sosyal medya aracılığıyla durumu özetleyen videolar paylaştılar.
“Her ne hikmetse halciler erkek pazarcılara verdikleri fiyatı bize vermiyorlar.”
Pazar emekçilerinden Fatma Hanım pazar sürecinin başından beri kendilerine yapılan ayrımcılığı şu sözlerle ifade etti: “Biz hem halk tarafından hem halciler tarafından dışlandık. Belli bir zaman sonra kendimizi insanlara kabul ettirdik. İnsanlar pazarımızda rahat etmeye başladılar. Pahalılıktan şikayet ediliyor. Amenna pahalıdır, ama biz pahalı alıyoruz. Her ne hikmetse halciler erkek pazarcılara verdiği fiyatı bize vermiyor. Ne kadar diretsek de bu zihniyeti kıramadık.”
“Neden ekmeğimize göz dikiyorlar?”
Kadınlar bölgede çektikleri bütün cefaya karşı Bağcılar’ın yerleşim yeri olması, nüfusunun artmaya başlamasıyla birlikte pazarın erkek pazarcılara peşkeş çekilmesine de tepkili.
“Biz Bağcılar bölgesine geldiğimiz zaman yol yoktu, araç yoktu, çamurdu. Biz yine de çamurun karın tozun toprağın içinde mücadele ettik. Ekmeğimizdir dedik, sahiplendik. Biz hiç kimseden güç almadan, medet ummadan kendi irademizle, alnımızın teriyle bu zamana kadar geldik. Ama tam Bağcılar yerleşim alanı oldu, tam Bağcılar’ın göbeğine yani Paris bölgesine getirip erkek pazarcıları koydular. Neden bu zamana kadar kimse görmedi bu kadınlar ne cefa çekiyor? Neden şimdi erkekler bizim ekmeğimize göz dikiyorlar, ekmeğimizi elimizden almaya çalışıyorlar? Biz bunu asla kabul etmeyiz, etmeyeceğiz.”
“Bizi azaltmak için her türlü yöntem denendi.”
Fatma Hanım erkek pazarının, kadın pazarının yetersiz olması iddialarıyla meşrulaştırılmasına karşın belediyenin sayıları artırmamasına tepki gösterdi: “Neymiş biz Bağcılar’a yetemiyormuşuz. Erkek pazarcıların sayısı mı yüksek? Getirin bizim sayımızı artırın. Biz hiç bir zaman hep bana demedik. Herkes gelsin ekmeğimizi bölüşelim dedik. Sayımız artırılsın dedik ama ne hikmetse bir türlü sayımız artırılmadı. Tam tersine azaltmak için her türlü yöntem denendi.”
Pazara yeni alım yapılmaması ile alakalı daha önce pazar dernek başkanı Fatma Topval, belediyeye başvurular olduğunu ama belediyenin ısrarla yeni alım yapmadığını, başvuruları değerlendirmek üzere derneğin işbirliği tekliflerinin de reddedildiğini ifade etmişti.
“Olmayan kararla girdiler neden olan kararla çıkmıyorlar?”
Fatma Hanım mevcut erkek pazarının kurulma sürecindeki usulsüzlüğü şu sözlerle ifade etti:
“Encümen kararı dediler biz encümen kararını görmedik. Sonrasında encümen kararıyla çıkması gereken erkek pazarcılar halen orada. Olmayan kararla girdiler, neden olan kararla çıkmıyorlar? Kimse bize bir şey söylemiyor. Her zaman susun bekleyin susun bekleyin, nereye kadar? Biz bitiyoruz gün gün.”
“Kendimizi yok ettirmeyeceğiz.”
Maruz bırakıldıkları sorunlara karşı sürekli oyalanmaya çalışıldıklarını, verilen vaatlerin yerine getirilmediğini, gerekli destek verilmediği hâlde kullanıldıklarını söyleyen Fatma Hanım “Neden biz kadın pazarcılar yok edilmeye mahkumuz? Biz kendimizi yok ettirmeyiz. Bu saatten sonra ne kandırılmayı göze alırız, ne de kendimizi kullandırırız.” ifadelerini kullandı.
“Em jinan ne hindik in. Em pir in!”
Sosyal medyada paylaşılan Kürtçe videosunda pazar emekçilerinden Güler Hanım ise: “Em jinan bu hewra ne. Em pişta hew in. Em cihê xwe nadin mêran. Mêran dibêje ku hun hindik in. Em ne hindik in, em pir in. Em cihê xwe bernadin.” sözleriyle mesaj verdi. (Biz kadınlar birlikteyiz. Biz sırt sırta verdik, erkeklere yerimizi vermeyeceğiz. Erkekler diyor ki siz azsınız. Biz az değiliz, çokuz. Yerimizi almalarına izin vermeyeceğiz.)
