En zengin yüzde 1, küresel servetin yüzde 46’sını elinde tutuyor
Geçtiğimiz hafta Credit Suisse isimli bir küresel finans şirketinin araştırma enstitüsünün dünyadaki küresel servete ilişkin bir raporu yayınlandı. Kapitalizm, günümüzde fazlasıyla özgüvenli bir konumda bulunduğu için kendi çarpıklıklarını afişe etmekten eskisi kadar çekinmiyor. Rapor kapitalizmin ne menem bir sistem olduğunu, nasıl -tahayyülü bile güç- bir gelir dağılımı eşitsizliği yarattığını net bir şekilde ortaya koyuyor. Raporu iki cümleyle özetlemek gerekirse dünyadaki servetin yaklaşık yarısını yetişkin nüfusun % 1’i kontrol ediyor. Ve bu süper zenginler klübüne “gelişmekte” olan ülkelerden katılanların sayısı yavaş bir hızla da olsa artıyor, yani kapitalizm tüm eşitsizliği ile yeryüzünün her köşesinde sirayet ediyor, yapacağını yapıyor. Reuters’in rapora ilişkin yayınladığı kısa haberi sizin için çevirdik, ilginize sunuyoruz.
http://in.reuters.com/article/2013/10/09/creditsuisse-wealth-idINDEE9980ER20131009
En zengin yüzde 1, küresel servetin yüzde 46’sını elinde tutuyor
(Reuters) – Credit Suisse’in Dünya Serveti Raporu’na göre küresel gelir geçtiğimiz 10 yılda 241 trilyon $’a ulaştı ve bu artışın yaklaşık dörtte üçünden ABD sorumlu.
Zürih, 9 Ekim 2013
Credit Suisse Araştırma Enstitüsü’ne göre ortalama küresel servet yetişkin başına 51,600 $’a ulaştı, ancak bu servet son derece eşitsiz bir şekilde paylaşılıyor. En zengin % 10, küresel servetin % 86’sını sahip.
Zirvedeki % 1’lik dilim ise tek başına küresel varlıkların % 46’sına sahip.
Rapora göre küresel servet 2018’de % 40 oranında daha büyümüş olacak.
Yetişkin başına 100,000 $’dan fazla servete sahip en zengin ülkeler Kuzey Amerika, Batı Avrupa ve zengin Asya-Pasifik ve Ortadoğu Ülkeleri arasında yoğunlaşmış durumda.
Başı çeken ülke, yetişkin başına servetin 513,000 $ olduğu İsviçre. Onu Avustralya, Norveç ve Lüksenburg izliyor.
Ancak dünyadaki yetişkinlerin üçte ikisi kişi başına 10,000 $’dan az servete sahip ve hep birlikte küresel servetin ancak % 3’ünü elinde tutuyor.
2012 senesinin ortalarından beri dünya çapındaki milyonerlerin sayısı yaklaşık iki milyon kadar arttı ve bunların büyük çoğunluğu ABD’den. Japonya ise aynı dönemde 1.2 milyon milyonerini kaybetti.
ABD’deki servet artışı ev fiyatlarındaki artış ve hisse senedi piyasasındaki yükselişten kaynaklanıyor.
Japonya merkez bankasının agresif para politikası yen/dolar kurunu % 22 oranında aşağı çekti ve bu durum hane gelirinin geçtiğimiz yıl 5,8 trilyon $ kadar, başka bir deyişle Japon net servetinin % 20 oranında azalmasına yol açtı.
Geçtiğimiz on yıllardaki güçlü ekonomik büyümesine rağmen Çin, dünya yetişkin nüfusunun beşte birini barındırmasına rağmen küresel servetin yaklaşık % 9’unu elinde tutuyor.
Afrika ve Hindistan için ise nüfus oranları, gelir oranlarının on misline eşit.
Credit Suisse 50 milyon $ servetten fazlasına sahip olan 98,700 kişi olduğunu ve bunların yarısından fazlasının ABD’de yaşadığını söylüyor. Avrupa yaklaşık 25,000 kişiyle bu sıralamada ikinci.
Gelişmekte olan piyasalardan en büyükleri, yani BRIC diye adlandırılan Brazilya, Rusya, Hindistan ve Çin’in her biri yaklaşık olarak 5,830 adet böylesi süper zengine ev sahipliği yaptığı tahmin ediliyor.
Öte yandan BRIC ülkelerindeki milyarderlerin tüm dünyadaki milyarderlere oranı 2000 yılındaki % 5 iken, 2010 yılında % 19’a yükselmiş vaziyette. 2000’den 2010’da sadece Çin’deki milyarderlerin sayısı 1’den 64’e yükselmiş.
Bunun aksine Fransa ve Japonya gibi gelişmiş ülkelerdeki milyarder sayısı aynı dönemde düşmüş.