“Can kaybetmenin ağırlığıyla adalet mücadelesi veriyoruz.” – 39. Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin Ardından
39. Vicdan ve Adalet Nöbeti’ni takip etmek üzere Galatasaray Meydanı’ndaydık.
Esenyurt MarmaraPark AVM yangınında abisini kaybeden Damla Kıyak’ın okuduğu basın açıklamasında Milas-Güllük ve Van-Bayram Otel davalarındaki son durum anlatıldı.
Nöbetin gazetecisi Gökhan Biçici, Van’da deprem ile birlikte yaşananları özetledikten sonra sözü Van-Bayram Otel’de hayatını kaybeden gazeteci Cem Emir’in kardeşi Sinem Emir’e verdi.
Sinem Emir ceza davasının geldiği son durumdan bahsetti. Bayram Otel’in tutuklu yargılanan sahibi Tevfik Bayram’ın mahkemeye AFAD tarafından hazırlanan ve binanın hasarlı fakat kalınabilir durumda olduğunu gösteren belgeyi sunduğunu söyledi. Bu belgenin AFAD yetkililerinin önceki duruşmalardaki beyanlarına aykırılık teşkil ettiğini belirtti. Anayasa Mahkemesi tarafından verilen olayda sorumluluğu olan kamu görevlilerinin yargılanması gerektiği hakkındaki kararın uygulanmadığına dikkat çekerek, adalet sistemindeki çifte standarda vurgu yaptı.
Bu konuşmanın ardından gazeteci Gökhan Biçici, sözü 1 Mayıs 2012’de hayatını kaybeden Arka Sıradakiler dizisi set işçisi Sinem Erdem’in babası Musa Erdem’e verdi. Musa Erdem, kızının insani olmayan çalışma koşullarında çalıştığını ve çalıştığı ortamda dinlenme odası bulunsaydı bu olayın yaşanmayacağını söyledi. Musa Erdem’den sonra konuşan, Selin Erdem’in annesi Hacer Erdem’in söyledikleri ise iş cinayetlerinde yakınlarını kaybedenlerin yaşadıklarının özeti gibiydi; “Söyleyecek çok şeyimiz var ama söyleyecek mecalimiz yok. Hem can kaybetmenin ağırlığını taşıyoruz, hem de adalet mücadelesi veriyoruz. Keşke adaletin tecelli etmesi için bu kadar uğraşmamıza gerek kalmadan adalet yerini bulsaydı.”
Özel Doğa Hastanesi’nde çalışırken, tabela astığı esnada hayatını kaybeden çocuk işçi Eren Eroğlu’nun babası Erdinç Eroğlu da oğlunun hayatını kaybettiği olaydaki ihmallerden bahsetti. Kamu kurumlarının denetim yapmamasının, firmaların gerekli önlemleri almamasının bu olayların karakteristik özelliği haline geldiğini belirterek, cezai sorumlulukların büyük firmaların yöneticileri ve kamu görevlilerine değil de taşeron firmaların üzerinde bırakıldığını söyledi. Bu durumun adaletin tam anlamıyla tecelli etmemesine yol açtığını söyleyen Erdinç Eroğlu, mahkemeleri vicdanlı olmaya ve yasaların açık hükümlerine uygun davranmaya davet etti.
39. Vicdan ve Adalet Nöbeti, 15 Mart 2015 tarihindeki Esenyurt anmasının duyurusunun yapılmasıyla sona erdi.