Ak Parti’nin Sağlık Politikası: “Rüyaydı Gerçek Oldu, Şimdi Rüyadan Uyanma Zamanı”

1 Response

  1. zafer kafkas dedi ki:

    Her zaman ifade ettiğimiz gibi “sistem” çıkar çatışması üzerine kurulmuş bir sistemdir.

    Dünyaya hakim olan sermaye sağlık sektöründe de ilaç ve diğer medikal ürünlerin kontrolünü elinde tutmaktadır. Sermaye için önemli olan kişilerin iyi olması,sağlıklı olması değil üretilen ilaç ve medikal ürünlerin pazarlanmasıdır.

    Tüm ülkelerde ısmarlama şekilde çıkan kanunlarla da (her hizmet sektöründe olduğu gibi)sağlık sektöründe de çıkar çatışması üzerine bir sistem yerleştirilmiştir. Benim hastalığım ile doktorun veya ilaç şirketlerinin kazancı arasında doğu orantı mevcuttur. Halk ne kadar hastalanırsa sermaye o kadar kazançlı çıkacaktır. Sağlık sektöründeki çıkar çatışmasının temeli budur. O yüzden bugün yapılan birtakım düzenlemeler temelde bir değişikliğe yol açmamakta aksine bu çatışmayı daha da güçlendirmektedir. Bu sistem yüzünden doktorlar meslek ahlakından uzaklaşarak daha çok kazanmak için hasta olmayanı dahi hasta yapmanın peşine düşmektedirler. Suçlu yine kişiler değil sistemdir, her zamanki gibi.

    Sistemin pansuma değil tedaviye ihtiyacı vardır. Tedavi için ise teşhisin doğru konulması gereklidir. Sistemin temeli bozuktur. İslami anlayışımız her yerde çıkar çatışması yerine çıkar paralelliğini emretmektedir. Sistemin temelini çıkar paralelliği noktasına nasıl getirebiliriz. Ana konumuz olan sağlıkta da benim hastalığımın, benim zararımın başkalarının kazancına kaynak olmamasını nasıl sağlarız, bunun üzerine düşünmeli ve proje üretmeliyiz.

    Sistemi bu hale getirmeden ne sağlıkta ne de diğer sektörlerde tatmin edici sonuçlara ulaşmamız mümkün değildir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir