Adalet Bakanlığı binası zulümle yükseliyor
Adalet Bakanlığının yeni binasının inşaatı için çalışan işçilerin maaşı aylardır ödenmiyor. Neden mi, çünkü onlar taşeron işçisi ve bu memlekette taşeron olarak çalıştırılanlara, emeğinin hakkının verilmemesi bir gelenek haline geldi. Emekçiler, aşağıdaki haberde görüldüğü gibi, belki geç de olsa iş bıraktılar. Çünkü birkaç aydır ücretlerinin ödeneceğine dair ümitleri vardı, şimdi kalmamış görünüyor. Yine de seslerini duyurmaktan vazgeçmiyorlar.
Sendika.org’un haberini ilginize sunuyoruz. Sitede yer alan, buraya aktaramadığımız işçilerle yapılmış video röportajı da özellikle tavsiye ediyoruz.
ANKARA’DA SAHİPSİZ-SEN: BAKANLIK İNŞAATINDA TAŞERON İŞÇİ İSYANI
Soma Katliamı’nda sonuçları can yakıcı biçimde görülen taşeron sistem, başkentin göbeğinde yükseliyor. Taşeronu yaygınlaştıracak yasal düzenlemenin görüşüldüğü TBMM’ye birkaç yüz metre ileride, Başbakanlığın ise tam karşısında yer alan Adalet Bakanlığı binasındaki inşaatta ne maaşı, ne iş güvencesi, ne sigorta primi, ne de muhatabı olan işçiler öfkelerini eyleme dönüştürdü, iş bırakma eylemine başladı.
Taşeron çalıştırmanın yaygınlaştırılmasını içeren yasal düzenlemenin görüşüldüğü TBMM’nin sadece birkaç yüz metre ötesinde, Başbakanlık Merkez Binası’nın ise karşı kaldırımında yer alan Adalet Bakanlığı Ek Binası’nda taşeron çalıştırılan inşaat işçileri, 4 aydır maaşlarını alamamalarına isyan etti ve iş bırakma eylemine başladı.
İnşaat halindeki Adalet Bakanlığı binasına “Adalet Bakanlığı’nda adalet istiyoruz. Çalış çalış çalış paralar nerede?” yazan ve yarından itibaren açlık grevine başlayacaklarını ilan eden pankartlar asan işçiler inşaatta yaşanan sorunları Sendika.Org’a anlattı.
Maaş yok, iş güvenliği yok, barınma yok!
Yüklenici firmanın birinci taşeron şirkete, birinci taşeron şirketin de ikinci taşeron şirkete işi devrettiği inşaatta, işvereni temsilen işçilerle görüşen ise Soma’daki “dayıbaşı” sistemini andıran “kalfa” denilen kişi. Ancak “kalfa” adlı taşeron temsilcisi, aylardır inşaata gelip gitmiyor ve maaşlar ile ilgili de herhangi bir bilgi verilmiyor.
Maaşlarının yatırılmamasına karşı artık isyan etme noktasına geldiklerini söyleyen işçilerin tepki gösterdiği bir diğer konu ise iş güvenliğinin sıfır noktasında olması. Taşeron şirketin aldığı paradan iş güvenliği için ayırması gereken kısmını ayırmadığını ve kendilerini can güvenliğinden mahrum bıraktığını belirten işçiler, taşeron çalıştırmanın kendilerini insanca bir yaşamdan uzaklaştırdığını ifade etti.
İşçilerin aktarımına göre geçtiğimiz aylarda kafasına palet düşmesi sonucu bir arkadaşları yaralanırken, benzer kazaların yeniden yaşanması an meselesi. Zira inşaatın tamamında bulunan emniyet kemeri sayısı sadece iki.
Taşeron şirket, işçilerin barınma haklarını da gasp etti. İşçiler için ne bir yer ayrıldı ne de bir konteyner getirildi. Böylece işçiler inşaatın içinde yatıp kalkmaya mahkum edildi. Barınma ihtiyacının karşılandığı yer inşaatın içi olunca, gerekli temizlik koşulları da eksik bırakıldı, bir sabun dahi verilmedi.
Binanın sahibi Adalet Bakanlığı ise, işçilerin sorunlarını iletmelerine karşın taşeron şirketten farklı davranmadı, iş güvenliği ve maaş sorunlarına kulaklarını tıkadı.
İşçilerin primleri çalınıyor
Adalet Bakanlığı’nın da sessiz kalmasıyla birlikte inşaat işçilerinin haklarını birer birer gasp eden taşeron şirketin yaptıkları maaş yatırmama ve iş güvenliğini sağlamamadan ibaret de değil.
İşçiler, aynı zamanda sigortalarının düzenli yatırılmadığından, sigorta primlerinin düşük olduğundan da şikayetçi. İşçilerin aktarımına göre, 2500 TL olan maaşlarını 800 TL gösteren taşeron şirket, böylece işçilere ödeyeceği primi de azaltıyor.
İşçiler, sigorta primlerinin ödenmediğini ile hastaneye gittiğinde karşı karşıya kalabiliyor.
‘Can kayıpları taşeron sisteminden kaynaklanıyor’
Soma Katliamı’nın temel sebebinin yüzlerce işçinin güvencesiz ve kölelik koşullarında çalışmasından geçtiğini söyleyen bir inşaat işçisi, “Can kayıpları taşeron sisteminden kaynaklanıyor” diyerek haklarını alana kadar mücadeleye devam edeceklerini belirtti.
Taşeron inşaat işçileri, maaşlarının ödenmemesi ve sorunlarının giderilmemesi halinde yarın açlık grevine başlayacak.
Sendika.Org/ Ankara
Bir saat kadar önce Kızılay’a erken inmem nedeniyle Adalet Bakanlığı’ndaki açlık grevini gözlemlemek için Uran-San’ın yüklenici firma olduğu inşaata gittim. Kapıyı sivil giyimli polisler tutmuştu. İçeri girmek isteyince engellediler. Israr edince bir süre sivil polislerle tartıştım. Biraz daha ısrarcı olunca şu an içeride emniyet müdürü, firma sahibi ve taşeron firma yetkililerinin olduğunu ödemelerin yapıldığını öğrendim. Daha sonra internet üzerinden tarama yapınca sahiden ödemelerin yapıldığını öğrendim. Bu konuyla ilgili güvenilir bir kaynak olarak https://twitter.com/insaatsendika adresi var.
Akşam üstü ve ilerleyen günlerde de takip etmeye çalışacağım. Eğer paralar ödenirse hayırlısı olur. Aksi bir durum olursa yine bilgi vermeye çalışacağım inşallah.