4 Aralık Kent Okumaları
Kent Okumaları’nda bu hafta, Mimar Cengiz Bektaş’ın “Türk Evi” isimli kitabı üzerine konuştuk. Mimari ve akademik birikimini farklı eserlerinde geniş kitlelerle de paylaşan Bektaş’ın bu kitabı, uzun yıllar dolaştığı Balkanlar’dan Anadolu’ya belli bir mimari birikimin izlerini takip ediyor. Bu coğrafyada mevcut bir “yaşam kültürü” ne vurgu yapılan kitapta, bu kültürün ortaya çıkardığı mimari ilkelerin özellikleri sıralanıyor. Turgut Cansever’de karşımıza çıkan birçok temel ilke, kitapta klasik bir evin farklı birimleri üzerinden anlatılıyor. Farklı bölgelerde o bölgenin iklim ve toprak örtüsüne göre, ekonomik ve doğaya uygun malzemelerle yapılan evler, şeklin değil işlevin ve insan ilişkilerinin öncelikli olduğu bir kültürü ortaya çıkarıyor. Bu ilkelere göre, bulunduğu yerin topografyasını değiştirmeden ona uyumlu şekilde yapılan evlerde, insan ölçeği ve ihtiyaçları temel alınıyor. Ailenin yeni ihtiyaçları ile esneyen ev, bahçe, sofa, hayat gibi bölümleriyle özel-mahrem arasında keskin değil geçişgen bir yapıda inşa ediliyor. Bu ilkesel temellendirmede, Cansever’in vurguladığı İslami referanslar yerine “insancıl” özelliklere vurgu yapılması bizim için dikkat çekiciydi. Tartışmamız, bahsedilen ideal evin hangi oranda ekonomik olarak karşılanabilir olduğu sorusu üzerinden devam etti. Okuma grubunda haftaya Titus Burckhardt’ın “İslam Sanatı, Dil ve Anlam” isimli kitabındaki “İslam Şehri” makalesi üzerinden tartışmaya devam edeceğiz.”