Rezidanslar, 1 Mayıslar ve Başbakanlar
1 Mayıs’lara fazla bir anlam atfetmiyor, hele Taksim meydanındaki ısrarı hiç mi hiç anlamıyor olabilirsiniz. Şahsen ben de anlamıyorum. Bu sene Taksim’e izin verilmeyişinin gerçekten de meydandaki inşaattan kaynaklanabileceğini bile düşünmüştüm. Nitekim öyle de olabilir.
Fakat bugün başbakanın “çanak çömlek” sevdasına Taksim’e dikeceği Topçu Kışlası çakmasının “AVM, belki rezidans olarak hizmet” vereceğini söylediğini duyunca bir hoş oldum. Elli kere “kültür sanat vs. mekanı olacak” diye onca laf gevelenmişti. Yememiştik tabii de, lafın da bir kıymeti olmalı.
Şimdi öğreniyoruz ki çakma, “AVM, belki rezidans” olacakmış. Bu yeni tüketim tapınağı İstanbul’un sanırım 82.’si olacak. İhtiyaç aşikar, gözümüz aydın. “Belki” lafından da “Rezidans olacak da işte alıştıra alıştıra söylüyoruz”u anlamak için yeterli sebebimiz var artık. Rezidans, yani Türkiye’de yaşayan insanların % 90’ının satın almayı hayal bile edemeyeceği lüks konutlar.
Çarşamba günü solcular, sendikalı işçiler, belki daha az sayıda ama kesinlikle bir miktar sendikasız işçi, 1 Mayıs’ı kutlamak için Taksim meydanına girmek isteyecek ve muhtemelen giremeyecek. Türkiye Cumhuriyeti’nin devletluları ve onların emrindeki kolluk kuvvetleri bu kesimlere karşı bir avm ve rezidansı, kanlarının son damlasına kadar savunacaklar. Bu şanlı ve pek mühim gayretlerini tebrik ediyor, kendilerine Allah’tan akıl fikir diliyoruz.