İski Taşeron İşçilerinin Sorunları Raporu
Taşeron işçilerin sorunlarını az çok biliyoruz. Ama az çok. Bir şeyden eminiz: Sayıları çok ve çok arttı ve artmaya da devam edecek gibi görünüyor.
2012 yılı Eylül ayında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, bir yazılı soru önergesine verdiği cevapta 2002-2011 yılları arasında kayıtlı çalışan taşeron işçilerin sayısını açıkladı. Bu sayıları aşağıdaki tabloya yerleştirdik. Durum, görüntü, vaziyet gayet net.
2009 yılında yaşanmış olan bir yıllık azalmanın küresel krizin Türkiye’deki etkisiyle irtibatlı olduğunun, o yıl benzer tüm verilerin aynı şekilde aşağı doğru sarktığının altını çizelim.
Tablo 1. Taşeron işçi sayısı (2002-2011)
Kaynak: TBMM internet sitesi, 7/9123 no’lu yazılı soru önergesine Faruk Çelik’in cevabı, 19.09.2012. <http://www2.tbmm.gov.tr/d24/7/7-9123c.pdf>
Taşeron işçi sayısının tüm işçiler arasındaki oransal büyüklüğünü anlamak için de şu tabloya bir göz atalım.
Tablo 2. Taşeron işçi sayısının tüm işçilerin sayısına oranı (%)
2002 | 2003 | 2004 | 2005 | 2006 | 2007 | 2008 | 2009 | 2010 | 2011 |
3.6 | 4.2 | 5.4 | 5.8 | 7.5 | 9.3 | 9.8 | 8.2 | 9.4 | 10.8 |
Kaynak: Yukarıdaki verilerin, TÜİK’in “İstihdam Edilenlerin Yıllara Göre İşteki Durumu” verilerine oranlanması yoluyla.
Tabloda görüldüğü üzere, 2011 yılında yaklaşık olarak her dokuz işçiden biri artık taşeron işçi haline gelmiştir. Taşeron işçilerin oranı bunca artmış, taşeron belası bunca yaygın bunca ortak bir sorun haline gelmiştir.
Taşeron işçilerin sorunları çok; farklı farklı ve değişken. Ama temel sorunları ortak: Derin mi derin bir iş güvencesizliği. Yani önünü görememek, plan yapamamak, işverenin ve işveren temsilcilerinin iki dudağı arasında olmak.
Taşeronluk sisteminin nasıl ezici ve insanlık dışı bir çalışma biçimi olduğunu tüm kamuoyuna anlatabilmemiz ve dönüşüm için baskı yapmaya istekli toplumsal kesimleri genişletebilmemiz için, taşeron işçilerin sorunlarını daha yakından bilmemiz, açığa çıkarmamız ve yaşayanların ağzından aktarmamız gerekiyor. Bunun için de somut araştırmalar ve çalışmalar yapmamız…
İşte böylesi araştırmalardan birini dikkatinize sunuyoruz. Bir grup taşeron işçinin 2012 senesi sonunda kurmuş olduğu İşçi-Der, başta taşeron işçiler olmak üzere işçi sorunlarına elinden geldiğince çare üretmek için kurulmuş mütevazi ama çalışkan bir dernek. Onlarla birlikte pek çok şey yaptık. Örneğin geçtiğimiz Nisan ayında üç aydır maaşlarını alamadıkları ve insanca bir muamele görmedikleri için iş bırakan PTT işçilerine destek verdik, beraberce “Hz. Muhammed’in Buyurduğu Gibi Kimsenin Kimseye Üstünlüğü Yoktur!” dedik.
İşçi-Der geçtiğimiz bahar aylarında İSKİ için çalışan taşeron işçilerin sorunlarını kaleme alan bir rapor hazırladı. Bu süreçte bizim de çamsakızı katkılarımız oldu. Raporun yazılmasındaki maksat, sorunlarını yazılı bir formatta ve medeni bir şekilde İSKİ yöneticilerine aktarmaktı. İSKİ yöneticileri dernek avukatlarının ısrarlı randevu taleplerine kulak tıkadılar, “istemezuk” dediler, “siz kim oluyorsunuz” demeye getirdiler.
Varsın “devlutlular” böyle desinler, dernekteki işçi abiler, arkadaşlar, dostlar, “biz dönmeyiz yolumuzdan” diyerek çalışmalarına devam ediyorlar, iyi de yapıyorlar. Allah yollarını açık etsin, gazaları mübarek olsun.
Bu raporun hem kendimizin hem de çevremizin konu hakkındaki bilgilerini derinleştirmeye, bu şekilde duyarlılığımızı geliştirmeye vesile olacağını düşünüyoruz.
Çok yakında taşeron sorunu ile alakalı bir dizi somut faaliyet yapmayı planladığımızı da şimdiden kulağınıza çıtlatalım istiyoruz.
Raporun PDF’sine İşçi-Der’in internet sitesindeki şu linkten kolayca ulaşabilirsiniz. İyi okumalar.
http://iscider.org/iski-taseron-iscilerinin-sorunlari-raporu/